Boyun, sırt ve bel ağrısı yaşayan her 100 kişiden 5’inde fıtık tesbit edildiğini söyleyen Prof. Dr. Halil Ak, insanın hayatını zehir eden bu rahatsızlığın omurgayı yanlış kullanmaktan kaynaklandığını belirterek, her fıtığın ameliyat edilmesinin doğru olmadığını söyledi.
Pendik Belediyesinin Sağlık seminerleri kapsamında erişkin nüfusun yarısında görülen bel, sırt ve boyun ağrıları konusu ele alındı. Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi’nde düzenlenen seminerde Pendik Bölge Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Ak, ağrıların nedenleri, teşhis ve tedavi yöntemleri konusunda bilgi vererek soruları cevaplandırdı. İnsanların yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bel, sırt ve boyun ağrılarının bir tür omurga hastalığı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Halit Ak, “Kişinin hayattan aldığı zevki engelleyen bu ağrıların çoğu spazm dediğimiz kas tutulmalarından kaynaklanır. Omurga düzleşmesi, kayması, eğriliği, kırığı veya bölgesel iltihaplar da buna sebep olabilir. Ancak ağrısı olan her yüz kişiden 3-5’inde ise fıtık bulunmaktadır” dedi.
“Fıtıkta doğru teşhis çok önemli”
Ağır kaldırma, ters hareket, zorlama sonucu omurgadaki disklerin yırtılarak içindeki kıkırdağın dışarı çıktığını ve omuriliğe baskı yaptığını belirten Ak, “Fıtığın teşhisinde altta yatan nedenleri iyi sorgulamak ve çok dikkatli muayene etmek gerekir. Fıtıklarda altın tanı yöntemi MR çektirmektir. “ dedi.
MR ile tesbit edilen her fıtığa ameliyatın gerekmediğini söyleyen Prof. Dr. Halit Ak, “Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Elektromiyografi (EMG) de çekilerek hastadaki fıtığın hasar durumu iyi anlaşılmalıdır. Fıtık başlangıç konumundaysa, ilerlemesini durdurmak ve ameliyatsız iyileştirmek mümkündür. İlaçla tedavi ve fizik tedavi yöntemleriyle bazı fıtıklarda olumlu sonuçlar alınabiliyor” dedi.
“Kapalı ameliyat yöntemi diye bir şey yok”
Fıtık ameliyatlarında “kapalı yöntem” diye bir tekniğin bulunmadığını da belirten Prof. Dr. Halit Ak, her cerrahi müdahalede mutlaka ufak da olsa bir kesi ve doku sıyrılmasının yaşandığını vurguladı. Cerrahi müdahalede mikroskopik ve endoskopik olmak üzere iki yöntemin uygulandığını dile getiren Prof. Dr. Ak, en sağlıklı yöntemin mikroskopik teknik olduğunu söyledi.
Bir yanıt yazın