Suyun lisanı vardır. Hatta lehçelere de ayrılır su, zaman zaman…
Büründüğü renge göre anlayabilirsiniz kullandığı dili. Dalgalarına da bakınca ruh dünyasını tahlil edebilirsiniz.
Su…Hayatın çözülemeyen sırlarından birisi. Yerine başka bir varlığın asla tercih edilemeyeceği baş tacımız. Olmazsa olmazımız. Yaşam pınarımızın en başı. Doğanın kutsalı, beşerin kutsalı, kainatın kutsalı! Mavinin cümbüşü su!
Turkuaz, açık mavi, lacivert, sonuna kadar koyu… Ama hep mavi. Gökyüzüne denk mavi. Umman denmiş adına, ilk ezanı “sonsuzluk” fısıldanmış kulağına. Dere olmuş yeri gelince, içine kapanmış; ırmak olmuş çağıldamış; göl olmuş yoksunlaşmış; bir avuç olmuş, hayat vermiş kainata. Birileri de “zemzem” demiş kutsamış onu. Ama öznesi hep “su“ olmuş! Yüzyıllarca adına şiirler yazılmış. İnsanlığın ilk çağlarında duvarlara kazınmış şekli.
En çok yeşil ile yakışmış bizim mavilik.Bir geline beyaz duvak nasıl yakışırsa, yeşil de en çok ona uyum sağlamış. Bence bizim mavi gelinin çiçeği de begonviller olmuş.
Dedim ya! Suyun lisanı vardır. Kızınca dalgaya vurur kendini. Sakin olunca mütebessim bir yüz ile bakar size.
Anlamadığınız dilin sahibi olamazsınız.Tanıyamazsınız onu. Sahibi olmak için kıymetini bilmeli, sırrına vakıf olmayı istemelisiniz. Dokunnmalısınız ona yüreğine!
Okuyun maviyi! Yüreğine dokunmadan yaklaşmayın kendisine. İhanete denk bir denklemin içinde olanlar mundar etmeyin onu! Dokunmayın!
Suyu, sadece okuyun! Kıyamadan bakın güzelliğine.
Su gibi aziz olmakla başlayın işe.
Su gibi duru…
Su kadar berrak ve yalın…
“ Su gibi” olasıya kadar devam etsin bu kutsal yolculuk…
Mavi kadar sevgi ile kalın…
Gökçe Kız….
Kısaca dünyanın en zengin insanı olsanız bir bardak su kadar değeri yoktur paranın
Yüreğine sağlık sn hocam. Muhteşemdi.
Yüreğine kalemine sağlık