Çılgın projelerin havada uçuştuğu bir ortamda tarihin her döneminde sakinliğiyle varolan Adalar da, Yassıada ve Sivriada’nın imara açılma çalışmaları ile diğer İstanbul İlçeleri gibi projelerden nasibini aldı.
2011 ve 2012 yıllarında Yassıada ve Sivriada’nın Kültür ve Turizm Bakanlığı’na tahsisleri gerçekleştikten sonra bu iki adanın üzerindeki koruma örtüsünün tek tek kaldırıldığına tanık oluyoruz.
– Yassıada’nın 1. Derece Doğal Sit statüsü değiştirildi.
– Yassıada’nın tarihi sit statüsü kaldırıldı.
– ”Sivriada tarihi sit değildir” denildi.
– Bir torba yasa içerisinde, “Yassıada ve Sivriada’da yapılacak olan planlama, imar ve inşaat uygulamaları ile diğer düzenlemeler 4/4/1990 tarihli ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu hükümlerine ve diğer mevzuatta yer alan kısıtlama ve prosedürlere tabi değildir.” diyen, adrese teslim bir kanun maddesi yürürlüğe konuldu.
– Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Yassıada ve Sivriada’yı yapılaşmaya açan 1/5000 ölçekli revizyon planları ve 1/1000 ölçekli planları yaptı, emsalleri belirledi.
– Bununla da yetinilmedi, revize planlara yapılan çok sayıda itirazı uygun bulmadığını bildiren Bakanlık, kendi yaptığı planlarda yaklaşık 4 ay sonra değişikliğe gitti,
– Bitmedi, Yassıada’nın hala varlığını koruduğunu düşünmüş olacaklar ki, adını da değiştirdiler.
– Ve karşınızda….. İkibin yıllık Yassıada, oldu “Demokrasi ve Özgürlük Adası”…
“SON İSTANBUL”DA ELDEN GİTMESİN…
Bu yaşananlar, “Koruma” kavramının Türkiye’deki yol alışının da bir kesiti niteliğinde. Adalar’ın korunmasına yönelik oluşturulan kalkan, 2012 yılına kadar yukarı doğru bir grafik seyrederken, bu tarihten itibaren grafiğin seyri sert bir düşüşle aşağı doğru yöneldi.
Bu iki Ada tamamen merkezi yönetimin tasarrufu doğrultusunda, imara açılmaktadır. Yukarıda özetlemeye çalıştığımız sürecin hiçbir yerinde halka en yakın yerel yönetim olma özelliğine sahip Adalar Belediyesi’nin olmadığı görülmektedir. Belediye’ye, bırakın karar süreçlerinde yer almayı, bilgi dahi sorulmamıştır. Adalar Belediyesi, planlara itiraz edip dava açmanın ötesinde bir şey yapamamaya mahkum edilmiştir. Belediye, en başından beri Adalar’ın bütüncül bir yaklaşımla korunabileceğine inanmış ve tüm faaliyetlerini bunun üzerine kurgulayarak hayata geçirmeye çalışmıştır. Yassıada ve Sivriada imara açılarak bu bütüncül yaklaşım zarar görmekte, merkezin diğer Adalar’a da müdahale edebilmesinin önü açılmaktadır.
ADALARIMIZI KAYBETMEMEK, KORUMAK İÇİN DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUZ….
Adalar Belediyesi, gelişmeleri paylaşmak, deneyimlerinden faydalanmak için üç Çalıştay düzenlemiş, Üniversiteler, Meslek Odaları, Sivil Toplum Kuruluşları, konuyla ilgili bağımsız uzmanların ve Adalıların fikirlerine başvurarak bir yol haritası oluşturmaya çalışmaktadır.
Hepinizin Adalar’a sahip çıkma konusundaki mücadelemizde desteklerinize ihtiyacımız var.
Bir yanıt yazın