Kadınlara siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkının tanınmasını 86.yılı kutlu olsun.
Hem ülkemiz hem de tüm dünya ülkeleri adına gerçekleşen en önemli ATATÜRK devrimlerinden biri olarak tarihte yerini alıyor.
Bu anlamlı gün; kadın ile ilgili sorunların dile getirilmesi, bu konuda farkındalığın yaratılması açısından çok büyük önem arz etmektedir.
Çağdaş, demokratik, gelişmiş bir toplumda kadınların güçlendirilmesi ve toplumun her alanında söz sahibi olmaları sağlık, siyaset, eğitim vb. alanlarda elit olanaklardan yararlanmaları çok büyük önem taşımaktadır.
5 Aralık 1934’te Türkiye Cumhuriyeti Devletinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınırken, Avrupada’ki bazı ülkelerde kadınların böyle bir hakkı bulunmamaktaydı. Fransa’da 1944, İtalya’daki 1945, Yunanistan’ da 1952 ve İsviçre’ de 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.
Bu önemli devrim ile Türkiye’de kadınlarımız sayısız ülkelerden önce seçme ve seçilme hakkına sahip oldular. Unutmayalım ki kadın güçlüyse toplum da güçlüdür…
MUSTAFA KEMAL ATATÜRKÜN dediği gibi ”Dünyada her şey Kadının eseridir”.
Ne kadar doğru bir söz…
Çünkü bir kadın doğurursa çocuklarına anne olur, aşık olur sevdiği adama anne olur, alır bir kediyi köpeği bağrına basar onlara anne olur, yeri geldi mi derdini dinler hayatına yön verir arkadaşlarına anne olur…
Her şeyden önce kadın ANNEDİR…
Ve toplumumuzun kanayan yarası olarak çoğu kadınımızın hakları elinden alınmış olsa da biz onlar içinde savaşacağız…
Ve başaracağız, ötelenmelerine, ezilmelerine asla izin vermeyeceğiz hep dediğim gibi biz birlikte güçlüyüz….
Bizler hayatın her alanındayız haklarımızı asla elimizden alamıyacaklar, bizler de söke söke alacağız…
Aralık/2020
Ezgi FINDIK
Bir yanıt yazın