BASIN AÇIKLAMASI
İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu’na verilen bu ceza 7 yıl önceki attığı tweetlerin cezası değildir. 25 Yıl sonra üst üste 2 seçimden zaferle çıkan, İstanbul’da yanlış giden hizmetlere, politikalara, siyasete ve ayrıma dur diyen milyonların haykırışına ses olan hakikatin hepimizi özgürleştireceğini söyleyen ve söylemekten korkmayan bir kadına, bir anneye verilen haksız cezadır.
Kararın 23 Haziranda açıklanması bile hizmet ve insan odağından uzak iktidarın, kin ve intikam arayışının göstergesidir. Herhangi bir eleştiride sandığı gösterirken, artık sandıktan korkar olmuştur. Kendilerinin başarısızlıklarını hukuktan yoksun, siyasi kararlarla susturmaya çalışmaktadırlar.
Bizler CHP Örgütü olarak köklerimizi Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne dayamış bir partiyiz. Geçmişte nasıl bu ülkenin gerçeklerini her türlü baskıya karşı söylemekten çekinmediysek, bugünde ne İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu, ne de partimiz doğruları söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Verilen ceza muhalif kesimleri sindirme politikası olsa da, partimiz, il başkanımıza ve tüm partililerimize sahip çıkacaktır.
Bu mücadele bir tweet olayı değildir. Bu mücadele demokratik hukuk devleti meselesidir. Verilen ceza, siyasi iktidarın yönlendirdiği ve talimat vererek müdahale ettiği yargıyı, kılıç gibi kullanarak muhaliflerini, hukuk eliyle bertaraf etmeye çalışmasıdır. Yargı uzun zamandır bağımsız ve tarafsız olmaktan çıkmış, siyasi iktidarın istekleri doğrultusunda, hukuku insanların özgürlüklerine müdahale olarak kullanmaya başlamıştır.
En küçük eleştiri ve düşünce açıklamasına dahi katlanamayan siyasi iktidar gerçekleri dile getiren muhaliflerine hukuku zorlayarak haksız cezalar çıkarmakta ve özgürlüklerini kısıtlamaktadır. İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu’na verilen bu hukuksuz ve haksız cezanın, yine hukuk yoluyla en üst mercilere kadar itiraz ve başvuru yoluyla değişeceğine olan inancımız tamdır. CHP, İl başkanımızın yanında yer alarak her türlü baskıya rağmen gerçekleri söylemeye devam edecektir. Ulu önderimizin çağdaşlaşma ilkesi ışığında, insan haklarına saygılı, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletine olan inancımız ve mücadelemiz devam edecektir.
Bir yanıt yazın