Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine yönelik insanlık dışı muamele ve bunlara reva görülen vahşet bütün şiddetiyle devam ediyor.

Geçen yıl oruç tutmalarına izin vermeme şeklinde başlayan ve artarak devam eden zulüm bu sene de misliyle sürüyor. Kızıl Çin zulmünden kaçarak Tayland Devletine sığınan Uygur Türklerine burada da zulüm ve vahşet ayniyle devam ediyor. Tayland’da bulunan Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri, Çin hükümetiyle Tayland hükümeti arasında yapılan iş sözleşmesi doğrultusunda, Çin’e teslim edilmek istendi.  Maalesef Uygur Türklerinin direnmesi üzerine Tayland güvenlik güçleri 25 soydaşımızı öldürdü, 90 tanesini Kızıl Çin’e iade etti,  60 tanesinin de Tayland Hükümeti tarafından gözaltında tutulduğu sanılıyor.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Rupert Colville, geçen yıl mart ayından beri kötü koşullarda gözaltında tutulan Uygurların, Türkiye tarafından kabul edilmelerine rağmen Tayland’ın 350 kişiden sadece 172’sine izin verildiğini ifade etti.

“Tayland’da gözaltında bulunan 20’si kadın 109 Uygurun sınır dışı edilerek Çin’e gönderilmesinden derin endişe duyuyoruz” diyen Colville, hala 60 Uygurun da gözaltında olduğunu hatırlattı.

Sınır dışı edilen Uygurların işkence, kötü ve insanlık dışı muamele riskiyle karşılaşabileceklerine işaret eden Colville, Taylandlı yetkililere gözaltındaki 60 kişinin korunması ve daha fazla sınır dışı yapılmaması, Çinli yetkililere ise iade edilen Uygurlara insan haklarına tam uyumlu bir şekilde davranma çağrısında bulundu.

Bir taraftan Çin Hükümeti’nin yaptığı zulüm, diğer yandan ise Tayland hükümetinin evrensel hukuku da çiğneyerek soydaşlarımızı sınır dışı etmesi kabul edilemez.   Tayland Hükümeti’nin Çin’e soydaşlarımızı iade etmeye çalışması; gitmek istemeyenlerden 25 tanesinin kurşuna dizilmesi Tayland hükümetinin de Çin kadar zalim olduğunu göstermektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti başta olmak üzere Birleşmiş Milletleri, İslam Dünyasını, bütün insan hakları derneklerini ve bütün sivil toplum kuruluşlarını, Uygur Türklerine reva görülen zulmü ve vahşeti durdurmak için harekete geçmeleri ve olayı bütün dünya kamuoyuna duyurmaları çağrısında bulunuyoruz. Bu konuda sorumlu medyanın da gerekli kamuoyu oluşturmasını bekliyoruz. Bütün insanlığı Çin yönetiminin baskı ve asimile politikasına karşı harekete geçmeye, geri gönderilen ve halen gönderilmek üzere Tayland Hükümeti’nin elinde bulunan mültecilerin kurtarılması için acil çağrıda bulunuyoruz. Hiç bir devlet, Çin’de yaşama hakkı garanti altına alınmayan Doğu Türkistanlıları Çin’e iade etmemelidir. Bütün dünyayı, Uygur Türklerine yapılan vahşeti ve mezalimi durdurmaya çağırıyoruz.

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı