İstanbul34 Gazetemizin ” Yaşamın İçinden” bölümünde bu sefer öyle bir konuya değindik ki gerçekten okunmaya değer…
Ankara’daydım. Değer verdiğim bir dostum beni öyle bir yere götürdü ki, şaşkınlıkla ve hayranlıkla dakikalarca gittiğim yeri seyreyledim.
Başkant’te Ulus’un tam ortasında tarihi cennet varmış meğerse ..
Küçük bir mahalle bu mahalle ..Neredeyse terk edilmeye yüz tutmuş durumda ..Bir dönemin tarihine tanıklık etmiş ,buram buram “eski”kokan bir yerleşke…
İşin ilginç tarafı şehrin göbeğinde bulunan bu mahalleden bir çok Ankaralı’nın dahi haberi yok.
Zamanında kaçarak Osmanlı’ya sığınan İspanyol Yahudileri ,1946 yılında buradan ayrılmışlar .Yahudi’lerden kalan bu mahalleyi o döneme şahitlik etmiş insanlar çok iyi biliyor diyebiliriz.
O dönemi o mahallede hala yaşayan yaşlılardan dinlemek mümkün..Sorunca gözlerinin içleri parlayarak nasıl anlatmasınlar ki!!
Kendine has yapısını korumasıyla tüm dikkatleri üzerine çekiyor ilk etepta ..
Yaklaşık 90 hanenin yaşadığı bu mahalleye dışarıdan insan alınmıyor. Mahallenin kendi içerisinde oluşturduğu bir ahlak yapısı var.Mahallede yaşayanların en yenisi yaklaşık 40 yıldır orada yaşamakta .Bugünün yaşlıları, dünün çocukları yani..
Mahallede şu anda yaşayan yahudi yok. Yaşayanların hepsi Türk ..Zamanında yapılan bir sinagog bulunmakta .Bugün Yahudiler sadece cenazeleri olduğunda ve yılda üç gün oruç tuttukları dönemde sinagogda ibadet yapıyorlar.
Mahalle geçimini genel olarak otoparkçılıktan sağlıyor. Mahallenin yazısız kanunları asla yolsuzluklara ve bir takım fenalıklara izin vermiyor.
Ola ki bu kurallara uymayan olursa semt ahalisi kendi yaptırımını uyguluyor.Mahalle sakinlerinin dayanışması örnek alınası.Yaşlıların bakımını üstlenip ,tüm ihtiyaçlarını karşılayacak kadar güzel yürekli sakinleri var bu mahallenin.
Gelelim evlere..
Evlerin çok ilginç bir yapısı var. Dışarıdan bakınca tek ev gibi görülen evler , açılan kapıyla bir avluya çıkıyor . Ve ortak kullanım alanı olan avluda en az beş ev daha görülmekte. Bir dehlizin , labirentin içine girmiş hissi uyanıyor insanda.
Burada bir cami ve bir okul bulunmakta.
Sanki masal aleminden bu aleme fırlatılmış dünyada tek başına gezmek başta sizi tedirgin edebilir . Bu sebeple orada yaşayan gençlerden yardım isterseniz size en güzel şekilde ev sahipliği yapacaklardır ..Yeter ki niyetiniz kötü olmasın …
Biz bu efsunlu diyarı gezme şansına erdik. Semt sakinlerinin bize göstermiş oldukları misafirperverlikten olsa gerek; kendimi bu farklı dokuya asla yabancı hissetmedim.
Bölgenin en tarihi noktalarından diğeriyse 500 yıllık Şengül Hamamı. Hamam hala kullanılır halde.
Harap haldeki yüksek evlere dikkatli bakınca kırmızı, mavi, yeşil renklerde kırık vitraylar fark ediliyor.
Son olarak şunları söyleyebilirim;
Bu romantik semtin tarihi dokusu korunarak daha yaşanılır bir hale getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Umut ediyorum ki ; inşallah bu yazımızdan sonra yetkililer de benim gibi düşünür…
Gökçe Kız
Bir yanıt yazın