CHP, İstanbul’da Cumhurbaşkanlığı seçimi için bilgilendirme ve örgütlenme toplantısı yaptı
Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhurbaşkanlığı seçimi kapsamında Türkiye’nin 20 bölgesinde yapılması planlanan örgütlenme, hazırlık ve bilgilendirme toplantılarının üçüncüsünü bugün Beşiktaş Akatlar Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. Toplantıya, CHP’nin Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, milletvekilleri Süleyman Çelebi, Aydın Ayaydın, Hurşit Güneş, Haluk Eyidoğan, Mahmut Tanal, İhsan Özkes, Ayşe Eser Danışoğlu, Ercan Cengiz, Celal Dinçer, Kadir Gökmen Öğüt, Sedef Küçük, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, CHP Sakarya İl Başkanı Oğuz Can Curoğlu, CHP Kocaeli İl Başkanı Yalçın Kuşkan ve belediye başkanları katıldı.

 
“Tomaların hâkim olduğu bir rejim, olsa olsa tomokrasi olur”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, açılış konuşmasında CHP örgütlerinin Cumhurbaşkanlığı seçimine hazırlık süreciyle ilgili izleyecekleri stratejilerin belirlenmesi amacıyla bu toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyledi. Tezcan, Cumhurbaşkanı seçimlerinden güçlü bir demokrasiyle çıkacağına inandığını belirterek, “”Türkiye’de iktidar eliyle yaratılan totaliter tomokrasinin yenileceğine inanıyorum. 12 yıllık AKP iktidarının son döneminde bütün toplumsal olaylara, demokratik, özgürlükçü, anayasal en temel gösteri ve yürüyüş hakkına karşı tomalarla, biber gazıyla müdahale eden bir iktidarla karşı karşıyayız. Artık demokrasiden bahsetmek mümkün değil. Tomaların hâkim olduğu bir rejim var ve bunun adı ne yazık ki olsa olsa tomokrasi olur. Totaliter faşizmin yerleştiği, siyasal fay hatlarının keskinleştiği ve çatışma dilinin özellikle iktidar sahipleri tarafından yerleştirilerek toplumun kamplara ayrılarak bölündüğü, nefret dilinin bir siyaset yöntemi haline getirildiği Türkiye’de nasıl bir cumhurbaşkanı figürü mutlaka önemlidir” dedi.
“Halk toplumu ayrıştıran, nefret dili kullanan cumhurbaşkanı istemiyor”
Toplumun demokrasiden yana, tüm kesimleri kucaklayan bir cumhurbaşkanı istediğini kaydeden Tezcan, ayrıştıran bir cumhurbaşkanı istemiyor; nefret dilini kullanan bir cumhurbaşkanı istemiyor, sevgi dilini kullanan bir cumhurbaşkanı istiyor; siyasal kimliğiyle toplumu ayrıştırarak, kendi siyasal anlayışıyla toplumu dizayn etmek isteyen bir cumhurbaşkanı istemiyor, herkesin cumhurbaşkanı olabilecek nitelikte bir cumhurbaşkanı istiyor. Hukuku çevreleyip, ‘Ben istediğim şekilde, yargı da dâhil olmak üzere tüm devlet organlarını istediğim gibi kontrol edeceğim, tüm yetkileri elimde toplayacağım’ diyen bir cumhurbaşkanı figürü istemiyor. Hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, özgürlüklere inanan bir cumhurbaşkanı istiyor. Devlet organlarının yetkilerini gasp etme sevdası içerisinde olan bir cumhurbaşkanı istemiyor, tam tersine devletin kurumları arasında dengenin hâkim olmasını gözetecek bir cumhurbaşkanı istiyor” diye konuştu.
14 noktada yenilenen seçimlerle ilgili olarak Tezcan, “Dün bir şeyi memnuniyetle gördük. Halk, halkın iradesi, parti devleti uygulamalarını yendi. Ağrı’da da Yalova’da da halkın iradesi, parti devleti anlayışına hakim geldi, başardı, yendi. Bu eğilimin, önümüzdeki süreçte de yeni sandıklara yansıyacağına inanıyorum, yansımasını diliyorum. Yalovalıları da Ağrılıları da kutluyorum” dedi.
Tezcan, Ağrı’da yenilenen seçimlerde yaşanan olaylara da değindiği konuşmasında, Ağrı İl Seçim Kurulu Başkanlığının yasal olarak yetkisi olmadığı halde jandarma komutanlıkları ve emniyet müdürlüklerine, “Oy kullanma günü salonlardan vatandaşı boşaltmaları” ve “Seçmenlerin üzerlerinin aranması” yönünde genelge gönderdiğini söyledi. Tezcan, il seçim ve sandık kurullarının bu tür bir yetkisi olmadığını belirterek, “Görüyoruz ki artık önümüzdeki dönemde Türkiye’de AKP eliyle sopalı seçimlerin yaşanacağı sürece doğru gidiyoruz. Bundan sonraki süreçte örgütlerimize her zamankinden daha fazla görev düşüyor. Partililerin sorumluluğu her zamankinden daha fazla. Bütün devlet imkanlarını kullanarak, sandıktan arzu ettiği sonucu almaya çalışan iktidar, dün demokrasinin tokadını yemiştir” dedi.
“Cumhurbaşkanlığı seçiminin provası yapıldı”
CHP İstanbul İl Başkan Oğuz Kaan Salıcı da dün yenilenen seçimlerde Cumhurbaşkanlığı seçiminin bir provasının yapıldığı belirterek, “Yalova’da CHP kazandı. Çünkü Yalova’daki seçim, hükümetin bütün bakanlarıyla, elindeki bütün devlet imkanlarıyla Yalova’ya gittiği ve dünya üzerinde vaat edilebilecek her şeyi vaat ettiği bir seçim oldu. Yalova’daki yurttaşlarımız, hükümetin her türlü baskısına, vaat ve kandırmacasına rağmen CHP adayına oy vererek, aslında cumhurbaşkanlığı seçiminin bir tür provasını yapmış oldu” dedi.
Salıcı, Gezi olaylarının yıldönümünde yaşanan olaylarla ilgili olarak da Başbakan’ın talimatıyla vatandaşlara ‘A’dan Z’ye vahşet’ gösterildiğini söyledi.  Salıcı, “Başbakan Erdoğan o gün Sultangazi’de bir açılış töreni vardı. O Açılış töreninde açık ve net bir şekilde ‘Taksim’e gidilmesi halinde emniyet güçlerinin A’dan Z’ye gereken herşeyi yapacağını’ söyledi. Emniyet güçleri de Sayın Başbakanın talimatını boş çıkarmadı” dedi.
Emniyet güçleri tarafından CNN International muhabirinin canlı yayın sırasında gözaltına alınmaya çalışılmasına da değinen Salıcı, “Başbakan Erdoğan’ın sık sık ‘CHP’nin Türkiye’nin imajını zedelediğini söylüyor. CNN International muhabirini canlı yayın sırası gözaltına alma basiretsizliği gösteren polis mi Türkiye’nin dış dünyadaki demokratik algısını daha kötü zedelemiştir yoksa oraya giden göstericiler mi? Oraya giden vatandaşların yaptığı, Türkiye’de demokrasinin olduğunu, olgunlaşmaya çalıştığını ya da en azından demokratik süreçte bir aşama olduğunu göstermeye çalışmaktır” diye konuştu. Türkiye’de ve dünyada imajı değişen kişinin Başbakan olduğunu söyleyen Salıcı, Sayın Başbakana bugün sadece Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ‘diktatör’ demiyor, neredeyse dünyanın yarısı, kendisine diktatör olduğunu hissettirir bir tarz içinde konuşuyor” dedi.