Yusuf Ali Önal küçük saz ustası. Küçük yaşına rağmen Bağlama konusunda adeta usta olmuş bir genç yetenek.
Müzisyen bir anne ve babanın oğlu olan Yusuf Ali Önal bağlama konusunda tam bir usta gibi. Sazı eline aldığı zaman adeta konuşturan küçük yetenek neredeyse doğduğu günden bu yana müzikle iç içe yaşıyor.
Anne Derya Önal ve Baba Ali Önal oğullarının bu yeteneğinin Allah vergisi olduğunu ve onu dünya çağında bir müzisyen yapmak için ellerinden geleni yapacaklarını söylediler.
25 Şubat 2017 Cumartesi gecesi Tuzla Aydınlıda bulunan Aydınlı Bistro Cafede 1. sanat yılının ilk dinletisini yapan Yusuf Ali Önal dinletiye katılan konuklardan tam not aldı.
Geceye katılan konukların hayranlıkla izlediği müzik ziyafetinde anne ve babasıyla da düet yapan genç yetenek ayakta alkışlandı.
Kartal’lı iş adamı İxora Turuncu cafe restaurantın sahibi Aydın Kaya’nın da destek verdiği genç yeteneğin yolu açık gözüküyor.
İstanbul 34 gazetesi olarak genç yeteneğimize başarılar dileriz.
“GELECEĞİN ARİF SAĞI YUSUF ALİ ÖNAL” için 3 yanıt
Bir yanıt yazın
ANKET
Yükleniyor ...
Yusufali, ailesine ve ülkemize yaratanın bir lütfudur. O nedenle imkanı olan her vatansever bu gencimize ve ailesine sahip çıkmalı, her konuda yardımcı olmalıdır. Yusufali gibi parlak gelecek vaadeden ülkemizin aydınlık yüzleri için ne kadar övünsek azdır. İyi ki varsın Yusufali…
Mehmet Aydın kardeşim, yazdığın yorumun altına imzamı atarım. Bende müzisyen bir babanın oğluyum ve 9 yaşımda( sene 1973) rahmetli ozanımız Aşık Mahzuni Şerif’ in plaklarını dinleyip, ondan feyz alarak bağlama çalma isteğini edindim. Ozamandan beride elimden geldiği kadar uzun sap, kısa sap ve elektro bağlama çalıyor, daha doğrusu çalmaya çalışıyorum. Rahmetli babam köyümüz ve yakın köylerdeki Cem evlerinde aşıklık yapar deyişler söylerdi. Aslunda asıl müzik ve bağlama çalma aşkı babadan, aileden geliyor; rahmetli Aşık Mahzuni Şerif ise bu aşk fitilinin ateşlenmesine vesile oldu. Sesimde güzeldi. İlkokul 2. sınıftan itibaren sınıf öğretmenlerimize ve arkadaşlarıma türküler söyledim. Bu ortaokul ve lise yıllarımdada devam etti, taki 17 yaşımda yurtdışına, ozaman işçi olarak çalışan babamın yanına gelene kadar. Bunları bana niye anlatıyorsun? diyorsan şundan dolayı derim… 48 yıldır müzik ve bağlama ile iç içeyim ve müziğe aşina iyi bir kulağım vardır. Dediğim gibi aileden, doğuştan gelen bir özellik. Bu yüzden kimin iyi bir bağlama çaldığını, kimin iyi bir yorumcu olduğunu çok iyi anlarım. Yusuf Ali Önal özel bir yetenek. Allah(c.c) ın bu ailenin genlerine aşıladığı bir özellik. Aslında asıl cevher Yusuf Ali’ nin kendisinde.Çünkü hem anne hemde babası müzisyen.Mayadı tam anlamıyls müzik ile yoğrulmuş. Eğer Yusuf Ali’ de bu cevher, bu müzik aşkı, heyecanı ve kabiliyeti olmasaydı, ne Çetin Akdeniz üstad nede başka üstadlar birşey öğretebilirlerdi. Sınıfın zekalı öğrencisiysen eğer, öğretnenin söylediklerini hemen beyne ve hafızaya işlersin ve “En çalışkan” diye sınıf arkadaşlarının içinde nam salarsın. Aynı öğretmenden aynı dersleri gören çoğunluk diğer öğrenciler ise sönük kalır. MAŞALLAH, ALLAH nazarlardan korusun, bahtını ve yolunu hep açık etsin dilerim. Umarım bu uzun yorumumu mazur görürsünüz. Danimarka’ dan selam ve saygılar. Rafet
Yusuf Ali daha çok geleceğin Çetin AKDENİZ’ i olarak görünüyor.