Kartal’da yaşayan vatandaşları yakından tanıyan ve onların istekleri doğrultusunda Kartal’ı Anadolu Yakası’nın yıldızı yapmak için sosyal belediyecilik anlayışı ile çalışan Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, gelişen ve dönüşen bir Kartal için çalışmaya devam ettiklerini belirtti. Şeffaf belediyecilik anlayışıyla ayrım yapmadan hizmet veren ve 5 yıl boyunca Kartal’da değişim rüzgarları estiren Başkan Altınok Öz, dur durak demeden çalışmaları sürdürdüklerini, halk için halkla beraber çalışma prensibiyle yola devam ettiklerini belirtti.
Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, “Yerel yönetim anlayışımız; üyesi olduğumuz partimizin ilkeleri ve programında yer alan yerel yönetimlerle sosyal belediyecilik ve sosyal demokrat belediyecilik anlayışıyla şekillenmektedir. Temel nokta ise; bir kenti yöneten kişinin kendi kentini çok iyi tanımasıdır. Kentin değerlerini, geçmişini, kenti geçmişte yönetenlerin yönetim şekillerini algılamak için dünü iyi incelemek gerekir. Kartal’ın kuruluşu, yerleşimi, ekonomik ve sosyal değişim süreçleri gibi detaylar ile işe başladık. Kentteki halkın daha önceki yaşamları ve kentli yaşamları arasındaki fark nedir? Onu değerlendirdik. 2009 Seçimlerden önce yayınladığım seçim beyannamemde olanların yanında yeni hedefler de belirledik. Seçim bildirgesine yazdığımız her şeyi 5 yılın sonunda gerçekleştirdik. Söz verip yapmadığımız da yok gibi. 230 proje üretmişiz. Kadınlarımız, çocuklar, gençler, engelliler kısacası herkese ve herkesime yönelik çalışmalar yaptık. Seçim bildirgemizde deprem dönüşümü yanında kadın ve çocuklarımızı düşünerek açacağımız kreşler önemli idi. Anaokulu ve kreş konusunda çalışmalar yaptık. 2009 yılına kadar bir olan kreş sayımızı on bir’e çıkardık. Her mahalleye bir kreş yapmamızın temel nedeni şu; Kadınlarımızı eve mahkûm olmaktan çıkaralım, çocuklarına biz bakalım, kadınlar da sosyal hayatın veya ekonomik hayatın içine olsun. Çıkış noktamız bu, düşüncemiz de buydu. Çevreyi korumak, doğayı sahiplenmek ve “Önce insan”, hiç şüphesiz ki kreş, kadın ve park. Sosyal demokrasinin yerel yönetimde olmazsa olmazları. Yani çocuklarla kadınlarla yerel yönetimin işbirliği çok önemli. Kadını sosyal hayatın içine katarak çağdaş medeniyet seviyesine ereriz. Hedef nedir? Saatlik dahi olsa kadın pazara giderken çocuğunu kreşe bıraksın, gitsin alışverişini yapsın, dönsün eve eşyalarını bıraksın; gelsin çocuğunu alsın. Ama istediğimiz, hayal ettiğimiz noktada mıyız? Daha yapacaklarımız var, böyle olmasını sağlayacağız” dedi.
“ŞEFFAF BELEDİYECİLİK”
“2009 yılında Belediye Başkanı olurken yolsuzluğa, yoksulluğa, yoksunluğa hayır diye yola çıktık” diyen Başkan Op. Dr. Altınok Öz belediye çalışmalarında şeffaf ve hesap verebilir bir anlayışı benimsediklerini ve bu yolda uygulamalarda bulunduklarını söyledi. Başkan Öz şöyle dedi:
“Beş yıldır belediyede ayırmadan kayırmadan ötelemeden işini yapanın hak ettiğini aldığı bir anlayışla çalıştık. Belediyemiz yolsuzluk ve rüşvet ile değil, hizmet ile anıldı. Muhalefet belediyesi olmamıza karşın bahane üreten değil, iş yapan belediye olmayı başardık. Az laf çok iş ürettik, yalanlara yanıt verme yerine gerçekleri yaptıklarımızla halkımıza yansıttık. Belediye olarak günlük gelir ve gider tablomuzu belediye sitesinden yayınlıyoruz. Yani olabildiğince şeffaf olmaya çalışıyoruz. İhalelerimizi canlı yayınlıyoruz. Şeffaf belediyecilik yapıyoruz. İhalesi, meclis yayınları, gelir-gideri halka açık bir belediyeyiz. Saklımız, gizlimiz yok. Halkımızla barışık ve bir arada görev yaptık. Halk için halkla beraber yönetim anlayışını benimsedik.”
Başkan Op. Dr. Altınok Öz Sosyal Demokrat Belediyecilik anlayışının belediyecilikte önemli başarılar yarattığına dikkat çekerek, “Biz sosyal demokratız. Her alanda dönüşüm, yenilenme, çağdaşlaşma ve dünden gelen değerleri sahiplenip geleceği güzel kılmak bizim bakış açımız. İnsanın mutlu olacağı, doğanın çevrenin korunacağı, herkesin aşı, işi olacağı, ayrımsız, talansız bir yaşam hedefliyoruz. Göç ile oluşan İstanbul’da Kartal’ın yapısı daha çok emek ağırlıklı bir süreç izlemiş. İş alanlarının bölgeden gitmesi ile doku değişimi başlamış. Kentleşme de bu süreç ile önem kazanmış. Kent tanımı, meydanları, yolları, sosyal yaşamı ile birleşirse anlam kazanır. Kartal’da Yakacık Meydanı düzenlemesinin ardından Kartallı Kazım Meydanı’nı açtık. Cevizli ve Uğur Mumcu Meydan projelerimiz de hazır. Şimdi bir ilçe düşünün veya bir yer düşünün; ana caddesi var, otopark sıkıntısı var, minibüsler oradan geliyor geçiyor. İşinden çıkan insan ya kahveye gider ya da evine gider. Eğer biz meydan yaratırsak, orada insanları buluşturabilirsek işte sosyal etkileşimi öyle sağlayabiliriz. Sosyal etkileşim sağlandığı takdirde sokak ilişkisi gelişir. Türkiye’yi yönetenler sokak ilişkisinden bahsetmeye başladı. ‘Rezidanslardan vazgeçelim. 4 veya 6 katlı binalara dönelim’ deniyor. 4 veya 6 katlı binalarla da sosyalleşemeyiz. O halde o insanları alanlarda buluşturmamız lazım. Onun için seçim bildirgemizde uygun alanları meydan yapalım. Köy çeşmesi ile köy meydanının karışımını kente getirelim ama bir de oraya kültürel aktivite getirelim. Orada tiyatro olsun, müzik olsun, sinema olsun. İnsanları buluşturalım ve konuşturalım. Öyle yola çıktık ve öyle devam ediyoruz.”
“Ödün vermeyeceğimiz bir konuda kültür ve sanattır. Asfaltınızı üretirsiniz, çöpleri toplarsınız, eğer yollarda çukur yoksa kimse sizin ne yaptığınıza çok fazla bakmıyor. Bir şartı var; sadece insanlarla temas edeceksiniz. Sizden beklentileri o. Çocuk seveceksiniz, insanlara nasıl olduklarını soracaksınız. İşe giderken sabah 6.30’da halkla bir araya geliyorsanız, seçim sonrası dahi seçimden önce yaptığınızı seçimden sonra muktedirken de yapıyorsanız, halkla sizin sorununuz yok demektir. Ama sizin sorununuz “Sosyal demokrat bir belediye başkanı olarak o kentte yaşayanları nasıl kentlileştiririm? Nasıl kent insanı yaparım?”. Sizin sorununuz o. İlave yaptıklarınız, ona hizmet eden anlayışdır. Bizde yalnız halkla buluşan değil, halkına hizmetler sunan, farklı alanlarda ürettiği projelerle onların yaşamını güzelleştiren, sorunları azaltan, aşçılık okulu gibi iş sahibi oldukları birimleri destekleyen bir bakış ile çalıştık.” dedi
“TOPLU SÜNNET ZARARLI”
“Parklarımız, oyun alanlarımız, kadın el emeği pazarımız, Anadolu yakasının ilk organik pazarı, Engelsiz Bilgi Evimiz, Engelsiz Üretim Atölyemiz, Halıcılık Okulumuz gibi çalışmalarımızın yanında çok önemsediğim bir konuda sünnet olayı.” diyen Başkan Op. Dr Altınok Öz, “Bir hekim olarak çok rahatsız olduğum bir konu var. Türkiye’nin yarısı erkek, o erkeklerin hepsi de sünnet oluyor. Hepatit B, Hepatit C ve AIDS biliyorsunuz cerrahi operasyondan sonra olur. Toplu sünnetlerde şunu gördük ki, bize de zamanında emredildiği için biz de yaptık. 1. çocuk steril, 2. çocukta ise eldiveni o zaman zefiranla yıkar, devam ederdik. Ama bir Hepatit C 25 yıl sonra ortaya çıkıyor. Çıkınca da yarısı karaciğer kanseri, yarısı da siroz, kurtuluş yok. 25 yıllık geleceği karartmaya gerek yok. O halde şu belediyelerin yaptığı toplu sünnete örnek olalım dedik. Sünneti yıla yaydık. İhale ediyoruz, hastanelerle anlaşıyoruz. Kartal’a kayıtlı olan bütün çocuklar bize müracaat ediyorlar, biz de onlara gidebilecekleri hastaneleri söylüyoruz. Gidip hastaneden randevu alıp sünnetlerini oluyorlar. Senede bir gün de sünnet olmuş olan çocuklarımız için şölen yapıyoruz. Sünnet ile ilgili getirdiğimiz uygulama ödül aldı. Farklı belediyeler bizden bilgi aldı. TBMM’e kanun olması için de taşındı. Bu yolla da örnek bir uygulama başlattık.” dedi.
“YERİNDE DÖNÜŞÜM”
Kartal Belediye Başkanı Op. Dr Altınok Öz, “Depremi birlikte yeneceğiz diye yola çıktık ve bu yolda önemli adımlar attık. Site site yaptığımız toplantıları kitaba dönüştürdük ve söylediklerimizi gerçekleştirmenin mutluluğuna erdik” diyerek şunları söyledi.
“Yerinde dönüşüm, kentsel dönüşüm ve deprem dönüşüm dedik. Bu işi her yönü ile ele alan ilk belediyelerdeniz. Kira yardımı konusunu yasa çıkmadan belediye meclisinden gündeme biz taşıdık. Komşuyu komşudan ayırmadan dönüşümü hedefledik. Deprem Dönüşüm Müdürlüğünü ilk biz kurduk. Önce tapu, sonra yapı uygulamasını başlattık. Yurttaşlarımızın tapu sorunlarını çözdük. Seçimden önce ‘Akşam yatınca ne olacağız?’ diyen insanları önce mülkiyet sorunsalından kurtardık, sonra gecekondu sahipleri anlaştılar. 10 gecekondu birleşti, yakında evlerine taşınacaklar. Kartal’da bu bağlamda belediye olarak onlarca site- mahalle toplantısı yaptık. Toplantılarda vatandaşlarımızda bizlere inandı. İşbirliği ile dönüşümü başlattık. Halk için halkla beraber çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz. Halkın ‘hayır’ dediği yerde olmadık. Halkımızla birlikte düşündük, birlikte yürüyoruz. Kartal’da uyguladığımız projelerimizle dönüşen bir Kartal örneği doğdu. Her kesime, herkese yönelik çalışmalarda bulunuyoruz. Özgür insan özgür birey anlayışı ile çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
İSTANBUL'DA HAVA
YAŞAMIN İÇİNDEN
RÖPORTAJLAR
YAZARLAR
ANKET
Yükleniyor ...
Bir yanıt yazın