Türkiye Rumeli Balkan Çalıştayında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 24 Haziran seçimlerine değinerek, “24 Haziran’da hepimiz daha güzel bir Türkiye’ye uyanacağız. Daha hoşgörülü bir Türkiye’ye uyanacağız. Birlikte yaşamanın ne kadar değerli olduğunu öğreneceğiz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Esenyurt’ta bir otelde düzenlenen Türkiye Rumeli-Balkan Çalıştayına katıldı. CHP’li belediye başkanları ve çok sayıda siyasinin katıldığı program, İstiklal Marşı’nın okunması ve saygı duruşunda bulunulması ile başladı.
Kürsüde konuşma yapan Kılıçdaroğu, Rumeli ve Balkan topraklarının önemine değinerek, “Biz Balkanlar’a İstanbul Fethi’nden önce gittik. Orta Asya’dan Anadolu’ya yerleşildi. Birikimlerimizi örf ve adetimizi götürdük, şarkılarımızı türkülerimizi götürdük. Balkanlar’dan Trakya’ya ve Anadolu’ya tekrar göç oldu. Amerikalı tarihçi Balkanlar üzerine çalışmıştır. 1821 ile 1922 arasında 5 milyondan fazla Müslüman ülkelerinden sökülüp atılmıştır” dedi.
Konuşmasında adalet vurgusu yapan Kemal Kılıçdaroğlu, “Adaletin siyasallaştırılmaması lazım. Bir siyasi parti genel başkanı mahkemelere hakim tayin etmemeli. Adaleti siyasallaştırdığınız andan itibaren o ülkede devleti yok edersiniz. İnsanlar adaleti arayacak makam bulamazlar. Biz aynı şeklide bir şeyi daha ifade ediyoruz. Kışlaya da siyaset girmesin diyoruz. Kışlaya siyaset girerse demokrasi yara alır diyoruz” diye konuştu.
“Demokrasi, hoşgörü ve adaleti birlikte savunacağız”
Balkanlar’da en az 12 milyon kişinin Türk kültürünü yaşadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Anadolu’nun Avrupa’ya açılan kapısının Balkan ve Rumeli olduğunu biliyoruz. O kapı demokrasi güçlenmesi kapısıdır. O kapı hiçbir zaman devlet yöntemini bir kişiye veren bir kapı değildir. O kapı hakkı hukuku adaleti koruyan kapıdır. Biz Balkanlar’ı ve Rumeli’yi bu açıdan önemsiyoruz. Demokrasimiz güçlenecekse bunu birlikte yapacağız. TBMM Milli Kurtuluş Mücadelesi’nde bile Gazi Mustafa Kemal’a sürekli Başkomutanlık ünvanı vermemiştir. Bir kişinin iradesi parlamentoya, yargıya, inançları ayırmak için toplumun üzerine gölge olarak düşüyor. Bizim bu konuda Rumeli ve Balkanlar’ı örnek almamız lazım. O insanların demokrasi, hoşgörüye ne kadar önem verdiğini görmemiz lazım. Demokrasiyi, hoşgörüyü, adaleti birlikte savunacağız. Ayrışmayı değil birlikte olmayı, kavgayı değil barış içinde birlikte yaşamayı savunacağız” şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında 24 Haziran seçimlerine değinerek, “24 Haziran’da hepimiz daha güzel bir Türkiye’ye uyanacağız. Daha hoşgörülü bir Türkiye’ye uyanacağız. Birlikte yaşamanın ne kadar değerli olduğunu öğreneceğiz. Farklı düşüncedeki insanların yan yana nasıl gelip de herkesi nasıl kucaklayacağını öğreneceğiz. Benim görevim var ama bu ülkede yaşayan herkesin cumhuriyete borcu var. O borcumuz cumhuriyeti demokrasi ile inşa etme borcudur. Bu borcu yerine getirmek bu ülke insanlarının namus borcudur. Demokrasiyi savunmak, güçlü bir kuvvetler ayrımını savunmak, yargıyı siyasallaştırmamak, üniversitelerin bilim ürettiği bir Türkiye’yi inşa etmek, üniversite hocalarının kapının önüne konulduğu değil baş tacı edildiği bir ülke hepimizin ortak amacı olmalıdır. Sevgili Peygamberimizin dediği gibi ‘alimin ölümü, alemin ölümü gibidir.’ Siz alimi kapının önüne koyarsanız dünyayı yok etmiş olursunuz. O açıdan hepimize görevler düşüyor” ifadelerini kullandı.
Bir yanıt yazın