MENÜ ☰
ARTDUŞ
Kasım 2024
P S Ç P C C P
 123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930  
İstanbul 34 Gazetesi » Genel, Manşet, Politika, Toplum » Türkiye Değişim Partisi Yeşil Erbaa Çevre Platformunu ziyaret etti
Türkiye Değişim Partisi Yeşil Erbaa Çevre Platformunu ziyaret etti

Türkiye Değişim Partisi Yeşil Erbaa Çevre Platformunu ziyaret etti
PLATFOR BAŞKANI AKKAYA,” BURADA İNSANLIK SUÇU İŞLENİYOR”

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Akgün ve İstanbul İl Başkanı Yusuf Polat Yeşil Erbaa Çevre Platformu Başkanı Saffet Akkaya ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarette Tokat’ın Erbaa ilçesinde başlanan siyanürlü altın aramaları hakkında detaylı bilgi alan heyet, konuyu yargıya taşıdıklarını belirterek, konunun takipçisi olacaklarını belirttiler.


İstanbul il başkanı Yusuf Polat bir siyasetçi olarak değil, Tokatlı bir vatandaş olarak ziyarette bulunduğunu söyleyerek, “Bizde Tokatlıyız içimiz sızlıyor. Bitki örtüsüne, coğrafyasına vurgu yaparsak hakikaten netice alınır. Bu ülkenin vatanseverleri doğa severleri, bitmeyecek. biz burada vermiş olduğunuz bu mücadeleyi basın organlarından zaten takip ediyorduk. 

KİMYASAL MADENCİLİĞE TESLİM ETTİĞİN VATAN TOPRAĞINI GERİ KAZANMA ŞANSIN YOK
Ziyarette siyanürle altın aramalarının çevreye vereceği zararları detaylı bir şekilde anlatan Yeşil Erbaa Çevre Platformu Başkanı Saffet Akkaya, siyanürlü sülfürlü maden arama projesini duyduklarında  oda başkanları, STK temsilcileri, siyasiler ve belediye başkanları ile biraraya geldiklerini ve platform oluşturdukarını söyledi. Platform hakkında da bilgiler veren başkan Akkaya, “Yaklaşık 3 ay oldu tabii platform kurulduğu andan itibaren bu platform, Kelkit Vadisi’ndeki, Yeşilırmak Vadisi’ne de örnek oldu. Çünkü bu sadece Erbaa’nın sorunu değil. Reşadiye, Niksar, Erbaa, Taşova, Amasya istikametindeki bütün yerleşim yerlerindeki ortak sorunu. Sülfürik asit siyanürlü Madencilik projeleri iki tane Reşadiye’de, 3 tane Niksar’da, bir tane Erbaa’da, şu an itibariyle 2 tane Taşova’da ve Amasya Merkez’de de proje olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla bu projelerin hayata geçmemesi en büyük dileğimiz. Çünkü Kelkit Vadisi çok özellikli bir vadi, bunu siz de biliyorsunuz. Kelkit Vadisi daha 2 sene önce Tarım Bakanlığı tarafından büyükova olarak tescil edildi, korunması gereken özellikli bir mikroklima iklime sahip bir yapısı var. Kelkit Bey Yeşilırmak çaylarının nehirlerinin zehirlenmesi söz konusu bu ta çarşambaya Samsun’a kadar bu Havza içerisinde ne kadar yerleşim yeri varsa bundan etkilenecek. Çünkü Hemen şurada 100 kilometre uzaklıkta Fatsa’da yapılan -6 yıl önce başlatılan bir İngiliz firması tarafından başlatılan maden, yani kimyasal Madencilik gösterdi ki tahliller var elimizde, 10 kat 100 kat 50 kat metal zehirlenmesi yaşanıyor. Toprakta, havada ve suda… Dolayısıyla insana, hayvana, havaya, suya, toprağa olan zararı inanılmaz. Şöyle düşünebilirsiniz; deprem olur bir şehir yıkılır onu yeniden rehabilite edebilirsin, ormanın yanar 10 yılda ormanı yeniden yeşillendirsin, Savaş olur ülkenin bir parçasına kaybedersin 10-15 sene sonra bir fırsat olur işte Azerbaycan-Ermenistan arasındaki sorun gibi… Azerbaycan Karabağ geri aldı. Hepimiz izledik bunu yani ülkenin kaybettiği değeri Savaşı’na kazanırsın ama kimyasal madenciliğe teslim ettiğin Vatan toprağını kazanma şansın hiç yok.” dedi.


BURADA İNSANLIK SUÇU İŞLENİYOR

” Bunu rehabilite edeceğiz yok ağaç dikeceğiz çimlendirici lafları hepsi göz boyama” diyen başkan Akkaya şöyle konuştu:
“Çünkü bu ağır metaller de siyanürle sülfürik asitle toprağı hava suyu zehirleyen bu Toprak parçasından her şeyden önce insanlar kaçıyor, hayvanlar kaçıyor, nebat zehirleniyor o yörenin sosyo- ekonomik yapısı çöküyor. Çünkü bunun örnekleri çok fazla… Fatsa’da bakın köylüler Köyü terk etmiş. İnsanlar oraya gelmek istemiyor. Bir de psikolojik baskısı var. Şimdi ben soruyorum şurada siyanürlü sülfürik asitle bir maden başlarsa, Siz arabanızla geçerken buradan domates alır mısınız? almazsınız. Amasya’dan geçerken elma alır mısınız almazsınız. Şurda oturup gönül rahatlığıyla bir salata sebze meyve yermisiniz? Kesinlikle yemezsiniz. Bunu bize fatsalılar söyledi. Çünkü insanlar artık sağlıklı yaşamak istiyorlar dünyanın bir numaralı Su sorunu, şu anda temiz hava temiz, çevre, temiz gıda, temiz su yok. Zengin olacak Yok altın gelecek, yok bilmem bakır gelecek, yok Sanayi zenginleşecek. Devletin Onu yapacak gücü vardır. Devlet gider Çorak topraklarda açar madeni, orada kendisine gerekli olanı kendi elleriyle çıkarıp, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulduğu ilk günden itibaren yaptığı buydu Tabii ki çıkacak maden ama sen tutarda Merkez Bankası’nın kasalarına üç kuruş için daha avantajlı daha fazla değil. Onun hesabı kitabı belli. Altın madeni girecek diye tutarda Zümrüt vadilerini yaylalarını peşkeş çekersen,Ben bunlara vampir diyorum başka bir şey bulamıyorum. Daha dün hukuk kurulumuzu topladık Avukat arkadaşlarla görüştük, insanlık suçu işliyorlar. Kapadokya’nın merkezinde yeraltı şehrinin 300 metre yakınında sondaj izni vermişler. Kapadokya’nın 1 yıllık Turizm geliri, üç buçuk milyar dolar o küresel şirketin sana Eğer 1 milyar dolar kazandırırsa önüne atacağı para 40 milyon dolar. Yıllık 40 milyon dolara sen üç buçuk milyar doları heba ediyorsun. Bu nasıl bir mantıktır, akıl tutulması Ben bunu anlayamıyorum”


ALANIN SİT ALANI OLMASI İÇİN MÜRACAATTA BULUNDUK

Başkan Akkaya, alanın özellikleri hakkında da bilgiler vererek, alanın sit alanı olması için başvuruda bulunduklarını aktardı. Başkan Akkaya, “Bizim platform olarak üç tane üçlü tarafımız var. bu üç güçlü koldan biri bilim çalışmalarımız. Diğeri burası yaklaşık 500 bin insanın su içtiği bir sulama havzası. En önemli özelliği bu. Sulama havzasını kirletemez. Yasalar buna hayır diyor. Orası inanç merkezi. Her yıl binlerce insan bu alanda du ediyor. Üç burası deprem bölgesi. Madem alanında mühendisler çalışırken bize söylediler ciddi yarıklar var. Endemik bitkiler var bu alanda. Bunun yanında bir de antik altın madeni var. Şirketin gözünü diktiği yer burası. Brokrasi vatandaşın yanında. Bugün Sivas tabiat varlıklarını koruma kurulu inşallah orayı sit alanı ilan edecek. Hemen arkasından müracaatımızı yaptık. Orada geniş bir mera var. Korunması gerkeen bir alan olması için müracaat yaptık. Bunlar sonuçlanırsa şirket buraya bişey yapamaz” dedi.

Galeri
📆 02 Şubat 2021 Salı 12:40   ·   💬 0 yorum   ·  

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İSTANBUL'DA HAVA

İSTANBUL

YAŞAMIN İÇİNDEN

RÖPORTAJLAR

YAZARLAR

ANKET

Yeni tasarımı beğendiniz mi?

Sonuçlar

Yükleniyor ... Yükleniyor ...

PİYASALAR